Fenerbahçe’nin galip geldiği maçın iki yarısındaki birbirinden farklı oyunu dikkat çekti. Sarı lacivertliler birinci yarıda olukça makûs bir oyun oynayarak rakip ceza alanına girmekte çok zorlandı ve Göztepe’nin baskısına tahlil üretemedi. Lakin Fenerbahçe, ikinci yarının başlaması ile birlikte üst üste bulduğu gollerle maçı çevirmeyi başardı.
Spor muharrirleri Fenerbahçe’nin 2 devredeki farklı oyununa hayli şaşırdı. Yapılan yorumlarda Fenerbahçe Teknik Yöneticisi Mourinho’nun birinci yarıdaki makûs oyunun baş sorumlusu olarak gösterilirken, “Son yılların en tuhaf maçı” sözü dikkat çekti.
Spor müelliflerinin müsabakaya ait yorumları şöyle:
Gürcan Bilgiç (Sabah): “45 dakika oynandı. Tek söz ile rezalet. 9 dakikada gelen üç golün altına imzalarını da attılar. “Bir şey yapmamız lazım” dediler. Tekrar dörtlüye döndüler. Szymanski merkeze geldi, Kostic sol beke, Maximin sol öne. Taşlar yerine oturunca baskı da geldi. En-Nesyri’nin birinci golüyle birlikte, maç atmosferini buldu. Sonrasında kaleyi tutan iki şut da gol oldu. Göztepe’nin yaktığı ateş, bir anda aksi tarafa dumanlandı. Sonrasında Amrabat’a attılar topu. O da geriye taşıdı daima. Çok deneyimli ya, skoru tutacak, top kendilerinde kalacak. Halbuki istimi yakalamış, tribünleri ayağa kaldırmış oyundan vazgeçiyordu. Tekrar alanlarına çekildiler, skoru muhafazaya kalktılar, “korkak oyuna” geri döndüler. Bu “korkak futbol aklından” vazgeçmedikleri sürece, şampiyonluk için gereken sinerjiyi yaratamayacaklar. Ve taban not; yarış sıcak, kazanmak her şey… İkinci yarıdaki 20 dakika uzadığında, her rakibi yenen bir kadro ortaya çıkar. Mourinho ve grubu müsaade verirse…”
Erman Toroğlu (Sözcü): “Göztepe, aklı futbolda olan bir grup. Öteki şeyler düşünmüyor. Onun için de hem maçları seyrediliyor hem de seviliyor. Zira hoş top oynuyorlar. Fenerbahçe maliyet olarak Göztepe ile kıyaslanamaz lakin Fenerbahçe’nin teknik adamı bu türlü bir maçta alanda yok. Aslında sorun orada. Ancak o hala konuşuyor. Birinci yarıdaki Fenerbahçe üzerinde meyyit toprağı vardı fakat ikinci yarıdaki Fenerbahçe ‘şampiyonluk yarışında ben de varım’ havasında oynadı. Çalışmayan, koşmayan yoktu.”
Tayfun Bayındır (Milliyet): “Fenerbahçe’nin dönem başından bu yana oynadığı maçlarından üç, bilemediniz beşini kenara koyalım kalan tüm maçların birinci 45 dakikası Jose Mourinho’nun fantezileri nedeniyle çöpe gitti. Mourinho bu kaybedilmiş 45 dakikalarda fanteziler deniyor. Olmadık oyuncuları, olmadık konumlarda görevlendiriyor, idmanlarda yapılması gereken sistem denemelerini maçlarda yapıyor. Bu türlü olunca da maçların 45 dakikalarında Fenerbahçe topluluğu ölüp ölüp diriliyor. Tamam sakatlık ya da cezalar nedeniyle yani zorunluluktan Szymanski’den sol kanat beki yaratabilirsiniz, genç Yusuf’u stopere koyabilirsiniz. Bunlara kimsenin itirazı olmaz. Hele bir de o maçta maksadınız beraberlikse tercihiniz alkış da alabilir… Lakin şayet Göztepe ile puan maçı oynuyorsanız, rakibiniz ortadaki farkı 9’a çıkarmış ise, hem en sağlam hem de en yanlışsız oyuncularla alana çıkarsınız. Bakın bir Kostic ve Maximin değişikliği yani orjinale dönüş, giden maçı ve bilhassa de kızgın seyirciyi geri getirdi. Mourinho’nun benim için tam manasıyla fantezi olan bu tercihlerini anlamakta zorluk çekiyorum. Yalnızca ben değil Fenerbahçeli futbolcular da bu badireyi çok daha yüksek düzeyde çekiyorlardır.”
Ahmet Çakar (Sabah): “Son yılların en tuhaf maçını izledik… Göztepe birinci yarıyı 1-0 önde kapattı. Hatta birkaç gol bulabilirdi, alanda Fenerbahçe diye bir kadro yoktu. Devre ortasında kime sorarlarsa sorsunlar, bırakın Fenerbahçe bu maçı nasıl kazanacağı, ‘puanı bile sıkıntı alır’ derlerken, ikinci yarı bir başladı ki 9 dakikada gelen 3 gol ve o makus oynayan Fenerbahçe şahlanıp, ikisi En- Nesyri’den, biri Oğuz Aydın’dan olmak üzere 3 gol buldu. Topluluk ‘Ohhh maç koptu’ derken sahneye yeniden Göztepe çıktı. Son yarım saat kala Göztepe vardı. Bitime 10 dakika kala Göztepe ikinci golü buldu, akabinde da son düdüğe kadar maç Fenerbahçe için kabir azabı üzere geçti.”
