Antalya’da yaşayan hoşluk uzmanı Nilşad Parmaksız, 16 yaşında biyolojik annesi olduğunu öğrendiği Münibe Nilsun Pekcan’ı bulabilmek için araştırmaya koyuldu. Parmaksız, babası Mehmet Kürşat Parmaksız ile annesi Münibe Nilsun Pekcan’ın 1975 yılında tanıştığını, dini nikahla birlikte yaşadıklarını, 1976’da Amasya Ruhi Tingiz Devlet Hastanesi’nde doğduğunu öğrendi. Doğumundan kısa müddet sonra biyolojik annesiyle babasının ayrılması sonucu Nilşad Parmaksız’ın nüfus kaydına annesi olarak babasının resmi nikahla evlendiği Emel Parmaksız’ın ismi yazıldı.
GERÇEK ANNESİNİN İSMİ YAZILMASI İÇİN DAVA AÇTI
Yıllardır biyolojik annesini arayan Nilşad Parmaksız, nüfus kaydına gerçek annesinin ismini yazdırmak için dava açtı. Antalya 5’inci Asliye Hukuk Mahkemesi’nde görülen duruşmada; İçişleri Bakanlığı Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğü’nden gelen raporda, “MERNİS data tabanında Türkiye genelinde yapılan incelemede Münibe Nilsun Pekcan isminde rastgele bir kayda rastlanılmamış olup Emin Necdet ve Vahide Nurunnisa’dan olma 13.11.1958 doğumlu Münibe Nilsun Pekcan isminde misal kayıt bulunmuştur” denildi. Duruşmada ayrıyeten meyyit olarak kayda geçen Münibe Nilsun Pekcan’ın vefat destek raporu talep edildi.
Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğü’nden gelen mevt destek raporunda, “İlgi müzekkere üzerine arşivimizde yapılan araştırma sonucu Münibe Nilsun Pekcan’ın Beyoğlu ilçesi tarafından tescil edilen 1978385 numaralı mevt vukuatının bulunduğu tespit edilmişse de vefat destek evrakına arşivimizde ulaşılamamıştır” diye belirtildi. Nilşad Parmaksız, biyolojik annesinin tespiti için Münibe Nilsun Pekcan’ın mezarından DNA tespiti örneğinin alınmasını talep etti. Mahkeme, Parmaksız’ın annesine ilişkin olabileceği mezardan DNA örneği alınmasına karar verdi.
33 YILDIR ANNESİNİ ARIYOR
33 yıldır biyolojik annesini bulabilmek için araştırma yaptığını belirten Nilşad Parmaksız, “16 yaşındayken annemin annem olmadığını öğrendim. O vakitler Ankara’da yaşıyorduk. Her yıl bir kent değiştiriyorduk. Babam öbür akrabalarımızdan beni kaçırmak için yaptığını söyledi. İlerleyen vakitlerde Nevşehir’e döndük. Annemin bana Nevşehir’deki mezarını gösterdiler. Mezarın üstünde isim yazmıyordu. Bununla ilgili bugüne kadar bilgi alamadım. Babama ne vakit sorsam beni daima geçiştirdi. Beşerler neden epey yıl beklediğimi sorguluyor. Ne vakit araştırmaya kalksam daima üstü kapatıldı. Mahkemeye müracaat ediyordum, rastgele bir şey bulunamıyordu” dedi.
GERÇEĞİ 16 YIL SONRA SONRA ÖĞRENDİ
En büyük hayalinin kimliğinde annesinin isminin yazması olduğunu söyleyen Parmaksız, “Böyle bir gerçeği 16 yaşında öğrenmişim, neler hissettiğimi o vakit hiç bilemedim. Büyüdükçe annemin isminin kimliğimde yazması gerektiğini düşündüm. Üvey annem ve kardeşlerim yanımda olsa da tek başına büyümüş bir çocuğum. Hayatla gayrette tek başımaydım. Okudum, meslek sahibi oldum ve evlendim. Ancak annemi merak etmekten hiçbir vakit vazgeçmedim. Anne sevgisi görmeden iki kızımı büyütüyorum. Anne sevgisini tadabilmeyi çok isterdim. Annemin neleri sevdiğini, nerede yaşadığını bilmiyorum” diye konuştu.
“MEZARIN AÇILMASINA KARAR VERİLDİ”
Annesine ilişkin olduğunu düşündüğü mezarın açılacağını kaydeden Parmaksız, “Bir mezar araştırmasına girildi. Nevşehir’de anneme ilişkin olduğunu düşündüğüm bir mezar var. Üzerinde isim yazmıyordu. Mahkemeye müracaat ettiğimizde mezarı bulamadıklarını söylediler. Ben de sonraki günü çabucak Nevşehir’e gittim ve mezarı gösterdim. Avukatım fotoğraflarını mahkemeye sundu. Mezarın üzerine tekrar yazı yazıldı. Mahkeme, mezarın açılmasına ve DNA örneği alınmasına karar verdi. Artık annemin mezarının açılmasını bekliyoruz” dedi.
ÖLÜM RAPORUNDA ZEHİRLENMEDEN KAYNAKLI ÖLDÜĞÜ YAZIYOR
Müvekkilinin daha evvel yaptığı müracaatların ispat olmaması nedeniyle iptal olduğunu belirten Avukat Yaşar Bayar da “Nilşad Hanım yaklaşık 2 yıl evvel bize gelerek, tüzel süreç başlatmak istediğini söyledi. Yaptığımız araştırmalarda, daha evvel açılan davanın da müvekkilin biyolojik annesine ilişkin T.C. kimlik numarasının bulunamaması sebebiyle reddedildiğini öğrendik. Elimizde bulunan eski hüviyet cüzdanı doğrultusunda İçişleri Bakanlığı’na yazı yazılmasını talep ettik. İçişleri Bakanlığı’ndan gelen yazıda müvekkilin biyolojik annesinin T.C. kimlik numarasının bulunduğu belirtildi. Vefat raporuna da ulaştık ve zehirlenmeden kaynaklı öldüğü yazıyordu. Vefat yaşı 18 olarak görünüyor. Müvekkilin annesinin nüfusa kaydı 5 yaşındayken yapılmış” diye konuştu.
“İNTİHAR ETTİĞİ YA DA ÖLDÜRÜLDÜĞÜNE DAİR TELEFONLAR ALDIK”
Nilşad Parmaksız’ın annesine ilişkin olduğunu düşündükleri mezarın açılacağını ve DNA örneği alınacağını belirten Avukat Bayar, “Elimizde bulunan evrak sonucunda müvekkilin biyolojik annesinin ismi mezara yazıldı. Bu süreçte müvekkilin annesinin intihar ettiği ya da öldürüldüğüne dair kimi telefonlar aldık. Bizim tek hedefimiz, müvekkilin kimliğinde annesinin isminin yer alması. Son etapta DNA testi alınması için fethi kabir yapılacak ve mezar açılacak. Müvekkilden DNA örnekleri alındı. Nevşehir’de mezar yerinin açılmasını ve DNA testinin tamamlanmasını bekliyoruz” dedi.
