Bakanlıktan yapılan açıklamaya nazaran, Ankara’nın Gölbaşı ilçesindeki bir otelde Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli kapsamında Ä°mam Hatip Liseleri (Ä°HL) meslek dersleri öğretmenlerinin araÅŸtırma, geliÅŸtirme ve eÄŸitimi projesinin açılışı gerçekleÅŸtirildi.
Programda konuÅŸan Bakan Tekin, eÄŸitim ve öğretimde dünya standartlarında fiziki ortamları yakalamak manasında uzun uÄŸraÅŸlar verildiÄŸini belirterek, “Åžu an geldiÄŸimiz noktada, OECD ortalamalarına baktığımızda da Türkiye fiziki göstergeler prestijiyle OECD ortalamalarını yakalamış, hatta kimi mevzularda OECD ortalamalarında yeterli örnekler ortasında gösterilebilecek seviyeye gelmiÅŸtir. Mesela UNDP’nin raporunda açıkça tabir ediliyor, ‘Türkiye, dersliklerinin çabucak hemen tamamında etkileÅŸimli tahta bulunan dünyadaki neredeyse tek ülke.’ tanımlaması yapılıyor.” deÄŸerlendirmesinde bulundu.
En ücra köşedeki okullarda dahi sınıfta bir etkileÅŸimli tahta olduÄŸunu vurgulayan Tekin, “2013’ten sonra eÄŸitim binalarımızı standart kamu binaları olmaktan çıkaran, eÄŸitim gayeli olarak tasarlanan, yöresel mimari, coÄŸrafik ÅŸartlar ile eÄŸitim ve öğretim verilecek okulun niteliÄŸine nazaran farklılaÅŸtırdığımız projeler geliÅŸtirdik.” açıklamasını yaptı.
Yürütülen faaliyetler ve öğretmen atamalarına deÄŸinen Tekin, “Åžu anda öğretmen başına düşen öğrenci sayısı prestijiyle da dünya ortalamalarının üstündeyiz. Sistemde etkin çalışan öğretmenlerimizin yüzde 80’i son yirmi yılda atanmış durumda.” bilgisini paylaÅŸtı.
“Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli, Türkiye’ye has bir model”
Türkiye Yüzyılı Maarif Modelini inÅŸa ederken geçmiÅŸi, tarihi ve coÄŸrafyasıyla Türkiye’ye has bir model hedeflediklerini söyleyen Tekin, şöyle devam etti:
“Dedik ki ‘EÄŸitimle ilgili olarak memleketler arası alanda tüm geliÅŸmeleri takip eden, kozmik ölçekte çocuklarımızın rekabet edebileceÄŸi bir program oluÅŸturmamız lazım fakat o programı oluÅŸtururken bir taraftan bu toplumun bedelleriyle örtüşmesini saÄŸlamamız lazım.’ Yani Finlandiya’daki bir velinin okula giden çocuÄŸundan bekledikleriyle Türkiye’deki bir anne babanın çocuÄŸundan bekledikleri ortasında bir fark var kuÅŸkusuz. Biz o denli bir ülkeyiz ki yani yardımlaÅŸma, dayanışma, komÅŸumuzla düzgün günde makûs günde birlikte olma, onunla hemhal olma… Bunlar bizim kıymetlerimiz. Biz bunu çocuklara vermezsek toplumun çimentosunu, toplumu bir ortada tutan kıymetleri ortadan kaldırmış oluruz. Hem bir taraftan kozmik ölçekteki geliÅŸmeleri dikkate alalım, bir taraftan da bizim toplumumuzun, insanlarımızın bu eÄŸitim öğretim sürecinden beklentilerini göz önüne alalım istedik ve Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli’ni hayata geçirdik.”
“Türkiye Yüzyılı Maarif Modelimizin kesin gayesi, ehil ve faziletli bireyler yetiÅŸtirmektir.” tabirini kullanan Tekin, ÅŸunları kaydetti:
“Birbirini tamamlayan bu iki kıymetli bedellerden yetkinlik, aÅŸikâr bir alanda gerekli olan bilgi ve marifetlere sahip olmayı söz ederken fazilet, ruhsal olgunluÄŸu öbür bir tabirle ahlaken övülen meziyetleri kapsar. Bakanlık olarak her bir öğrencimizin bu gayeler ışığında geliÅŸerek kesin maksatlara ulaÅŸabilecek potansiyelinin olduÄŸuna inanıyor, eÄŸitim seyahatinde öğrencilerimize rehberlik eden öğretmenlerimizi her manada desteklemeye devam ediyoruz. Programa iÅŸtirak eden pahalı iÅŸtirakçilere teÅŸekkür ediyor, projenin evlatlarımız için iyi olmasını diliyorum.”
