Beslenme ve Diyet Uzmanı Hande Soydemir, yemekleri belli bir sırayla yemenin kan şekerini dengelemeyi ve kilo denetimini sağladığını söyledi. Buna nazaran evvel lifli besinlerin, akabinde proteinlerin ve en son olarak da karbonhidratların yenilmesini tavsiye etti.
Yemek yeme sıralamasının tokluk sistemi ve kilo verme süreci üzerindeki tesirleriyle dikkat edilmesi gereken değerli bir bahis olduğunu vurgulayan Acıbadem Eskişehir Hastanesi Beslenme ve Diyet Uzmanı Hande Soydemir “Yapılan bilimsel araştırmalar, yemekleri belli bir sırada tüketmenin kan şekerinin dengelenmesine, tokluk hissinin uzatılmasına ve kilo denetimini kolaylaştırılmasına yardımcı olduğunu göstermektedir” dedi.
Öncelikle lifli besinleri tüketmek, daha sonra proteinlere ve en son karbonhidratlara yer vermenin sıralamada en tesirli yol olduğuna dikkat çeken Diyetisyen Soydemir bu sıralamanın, kan şekerindeki ani yükselişleri önlerken sindirimi daha yavaş ve denetimli hale getirdiğini söyledi. Sebzeler ve tam tahıllar üzere lifli besinlerin mideyi doldurarak tokluk hissinin erken başlamasına yardımcı olduğunu; proteinlerin ise sindirimi yavaşlatarak uzun müddet tokluk sağladığını belirten Diyetisyen Soydemir en son tüketilen karbonhidratların ise bu istikrar sayesinde kan şekerini ani bir halde yükseltmeden güç verdiğini lisana getirdi.
“KAN ŞEKERİNİ DÜZENLER, KİLO DENETİMİ SAĞLAR”
Bu sistemin pratikteki uygulamasına örnek veren Diyetisyen Soydemir “Bir öğünde evvel zerzevat yemeği yahut salata üzere lif açısından güçlü besinler tüketilebilir. Akabinde protein kaynağı olan tavuk, balık, yumurta ya da et tercih edilebilir. En son ise pilav, makarna yahut ekmek üzere karbonhidrat içeren besinler yenmelidir” dedi.
Bu sıralamanın yararlarının yalnızca kan şekerini düzenlemekle hudutlu olmadığının altını çizen Diyetisyen Soydemir “Aynı vakitte kilo denetimine de katkı sağlar. Kan şekerindeki ani dalgalanmaları önlediğiniz vakit, beden daha az insülin salgılar. Daha az insülin salgılanması, yağ depolanmasını azaltarak kilo alımını zorlaştırır. Bunun yanında, mide boşluğunun daha uzun müddet dolu kalması, gereksiz atıştırmaların ve fazladan kalori alımının önüne geçer” diye konuştu.
“LİFLİ BESİNLER EVVEL YENİLİRSE, KARBONHİDRATLARIN SİNDİRİMİNİ YAVAŞLATIR”
Bir öbür değerli bahsin ise yemek sıralamasının sindirim sırasındaki tesirleri olduğuna değinen Diyetisyen Soydemir lifli besinler öncelikle tüketildiğinde, mide ve bağırsaklarda bir bariyer oluşturarak karbonhidratların sindirimini yavaşlattığını, bunun da hem diyabet hastaları hem de insülin direnci olan bireyler için büyük bir avantaj sağladığını anlattı.
Her bireyin metabolizmasının farklı işlediğini hatırlatan Diyetisyen Soydemir “Bu bilgiler genel bir teklif niteliğindedir. Herkeste birebir etkiyi oluşturacağını söyleyemeyiz. Hasebiyle, kişisel gereksinimlerinizi anlamak ve buna uygun bir beslenme planı oluşturmak için bir diyetisyenden dayanak almalısınız” dedi.
Soydemir, sağlıklı bir hayat sürmek için yemek yeme sıralamasına dikkat etmenin, hem kısa hem de uzun vadede çok yararlı bir alışkanlık olduğunu; daha istikrarlı ve şuurlu bir öğün planlaması ile hem fizikî sıhhat hem de hayat kalitesinin artacağını kelamlarına ekledi.