Milliyetçi Hareket Partisi Genel Lideri Devlet Bahçeli, dün kalp kapakçağpından ameliyat olurken, 6 Şubat sarsıntılarının ikinci yılına ait gecikmeli bir bildiri yayımladı.
X hesabından açıklama yapan Bahçeli, muhalefete yüklendi, İstanbul’da 600 konut için derhal tedbir alınması gerektiğini belirtti.
Bahçeli’nin iletisi şöyle:
Tam iki yıl evvel Türkiye ve Türk milleti asrın felaketi olarak tanım ve tarifi yapılan büyük bir yıkıma maruz kaldı. Kahramanmaraş’ın Pazarcık ve Elbistan ilçelerinin merkez üssü olduğu ardışık sarsıntılar ülkemizi can konutundan vurdu. 11 ilimiz, 124 ilçemiz, 6 bin 929 köy ve mahallemiz zelzelenin ağır tahribatlarıyla sarsıldı. Acılarını hala yüreğimizde taşıdığımız ve sayıları 54 bini bulan kardeşimiz hayatını kaybederken 107 bin kardeşimiz de yaralandı.
Hayaller toprak altında kaldı. Kaç umutlar, kaç hasretler, birçok yaşama sevinç ve maksatları kesintiye uğradı ve kayboldu. Lakin, “Orada kimse var mı?” sorusuna refakat eden insanüstü arama-kurtarma çalışmalarıyla; soğuğun, karanlığın ve ağır enkazın kalın örtüsü günbegün aralandı ve hatta parçalandı. Hayat ışığı taş, beton ve moloz yıkıntılarıyla kapansa da Türkiye’miz tek yürek olup felaketin yaralarını sarmak için seferber oldu.
Hükümetin zaafını kollayan insafsız ve vicdansız güruh
İstismar, inkar ve iftira mevziisine girip ülkemizin zora girmesini, devletimizin ve hükümetimizin yıpranmasını ve zaafını kollayan insafsız ve vicdansız güruha karşın 6 Şubat’ın izleri adanmış ve harikulâde bir çabayla kademe kademe silindi.
Hakikaten 6 Şubat zelzelelerinin kapsam ve kuvveti çok şiddetliydi. Ama Türk milletinin dayanışma ve yardımlaşma kudreti bundan çok daha canlı, zinde ve güçteydi. Aziz milletimiz devletiyle el ele verdi. Enkazdan nemalanmak, felaketten çıkar elde etmek maksadıyla palavrayla yoldaş olmaktan utanmayanların, gerçekleri saptırmaktan ve karamsarlığı aşılamaktan diğer gündemleri bulunmayanların ulusal ruhun ayaklanışı karşısında propaganda kaynakları kurudu, dedikodu muslukları kesildi.
6 Şubat 2023 tarihinden buyana zelzeleden etkilenen vilayetlerimiz çok şükür yine ve jet süratiyle inşa edildi. Gıpta edilecek bir çalışmayla depremzede vatandaşlarımızın kahir ekseriyeti yeni yuvalarına kavuştu. İki yılda 201 bin 580 konut, köy konutu ve işyeri tamamlanarak hak sahiplerine teslim edildi. Bu yılsonuna kadar da 452 bin 983 bağımsız yapının tamamlanıp tesliminin sağlanmasıyla toplamda 654 bin 563 konut gayesine inşallah ulaşılmış olacaktır.
Laf üretmek yerine iş üretmek asil ve ahlaklı siyasetin tabiatıdır. Hala bu kadar hizmeti görmekten kaçınanları, yapılan yapıtları hiçe sayanları, verilen emekleri boşa görenleri, dökülen alın terlerini ve ödenen bedelleri hafife alanları ciddiyetsiz, samimiyetsiz, sorumsuz ve arka niyetli değerlendirdiğimizi bilhassa söz etmek esas vicdani ve insani misyonumuzdur.
Depremde kaybettiğimiz insanlarımızı geri getiremesek bile, onların artta bıraktığı emanetlerine sahip çıkmak, sarsıntı bölgesini eskisinden çok daha inançlı, sağlam ve hoşluklarla donanmış hale getirmek elbette haysiyet problemimizdir.
Ege Denizi’nde yaşanan zelzele fırtınasıyla birlikte tekrar nükseden büyük sarsıntı ihtimal ve ihbarlarını dikkate alarak kentsel dönüşümü hızlandırmak, bu bahiste da mahallî idarelerin daha fazla inisiyatif almalarını temin etmek acil bir gereksinimdir. Sarsıntı hayatın ihmal edemeyeceğimiz bir modülüdür. Hayat ve gelecek projelerini buna müzahir yapmak beka ölçüsünde mecburiyettir.
600 bin binada her an çökme riski
Muhalefet partilerinin siyasi idaresinde bulunan belediye başkanlıklarının asıl misyonlarına odaklanarak kentlerinin altyapısını güçlendirmeleri, beklenen yeni zelzelelere karşı hazırlık içinde olmaları, bilhassa İstanbul’da her an çökme riski bulunan 600 bin binayla ilgili derhal önlem almaları vatan, siyasi namus ve mukadderat borcudur.
Depremler kaçınılmaz bir coğrafik gerçek
Türkiye’miz sarsıntı kuşağındadır. Bundan sonra da zelzeleler olacaktır. Bu kaçınılmaz bir coğrafik gerçektir. Gerçeklerden kaçarak, gerçeklere gözümüzü kapatarak rastgele bir probleme göğüs germek yahut tahlil getirmek kelam konusu değildir.
Son iki yıl içinde geceli gündüzlü harika bir uğraş örneği sergileyen Sayın Cumhurbaşkanımızı, Çevre, Şehircilik ve İklimi Değişikliği Bakanımızı, ilgili tüm bakanlarımızı, bürokratlarımızı, ulusal hassaslık timsali bir kısım sivil toplum kuruluşumuzu, bilcümle devlet görevlilerimizi ve büyük Türk milletini gönülden ve hürmetle tebrik ediyorum.
6 Şubat sarsıntılarında hayata veda eden tüm kardeşlerimize Cenab-ı Allah’tan rahmetler niyaz ediyor, yerleri cennet olsun diyorum. Rabbim’den niyazım odur ki, ülkemizi ve milletimizi altından kalkılamayacak felaket, musibet, kaza ve belalardan esirgeyip müdafaasıdır.”