Foreks – Geçtiğimiz yılı 3,4 milyar dolar ihracatla tamamlayan mesken ve mutfak eşyaları dalı, yılın birinci aktifliğini İstanbul Demir ve Demir Dışı Metaller İhracatçıları Birliği (İDDMİB) iş birliğiyle Suudi Arabistan’a gerçekleştirdi.
Suudi Arabistan’ın son yıllarda süratle büyüdüğünü ve Türkiye olarak bu büyümeden hisse almak istediklerini belirten Konut ve Mutfak Eşyaları Sanayicileri ve İhracatçıları Derneği (EVSİD) Yönetim Kurulu Lideri Talha Özger, Suudi Arabistan’a en son ihracat maksatlarının 1 milyar dolar olduğunu kaydetti. Başta Suriye olmak üzere Türkiye’nin etrafındaki tansiyonun giderek düştüğüne de dikkat çeken Özger, buralarda doğacak fırsatlarla bu sene yüzde 10 olarak koydukları büyüme amacına de ulaşacaklarına inandıklarını kaydetti. 2024’ü ‘ufak sıyrıklarla’ atlattıklarını belirten Özger, “Bu enflasyonist ortamda, yüksek faiz düşük kur baskısının altında ve dünya genelindeki düşüncelerin içinde çarkları döndürüp ihracatı koruyabilmek büyük muvaffakiyet. Bu ülkede eli öpülesi endüstriciler var ve her devirde ülkesinin yanında oldular. Endüstrici taşın altına elini değil tam manasıyla gövdesini koydu.” dedi.
Her sene farklı ülkelerde Türkiye’deki mesken ve mutfak eşyaları üreticilerini satın almacılarla buluşturan etkinlikler düzenleyen EVSİD, bu yılın birinci B2B buluşmasını İstanbul Demir ve Demir Dışı Metaller İhracatçıları Birliği (İDDMİB) iş birliğiyle Suudi Arabistan’a gerçekleştirdi. Mesken ve mutfak sanayicileri olarak geçtiğimiz yıl Suudi Arabistan’a 130 milyon dolarlık ihracat yaptıklarını kaydeden Özger, bölgenin bundan çok daha büyük bir potansiyel barındırdığını söyledi. Suudi Arabistan’da hem Riyad hem de Cidde’de iki farklı aktiflik gerçekleştirdiklerini ve 19 Türk firmayı 120 Suudi alıcı ile buluşturduklarını kaydeden Özger, gösterilen ilgiden çok şad olduklarını ve Suudi Arabistan ile aramızdaki ıstırapların giderilmesi ile tekrar güçlenen bağların ticarete de yarayacağını düşündüklerini kaydetti. Özger, şöyle devam etti:
ÜRETİMDEN GELEN GÜCÜMÜZÜ KULLANACAĞIZ, MAKSAT (IS:HEDEF) 1 MİLYAR DOLAR
“Bu bölgeye ziyaret sıklığımızı artırmayı ve ilgilerimizi daha da geliştirmeyi planlıyoruz. Yılda yalnızca bir sefer değil her sene gelmek gerekiyor ki bağlantılar daha sağlam olsun. Suudi Arabistan son yıllarda çok kıymetli yatırımlar yapıp süratli bir halde büyürken ithalatı da artıyor. Lakin bizim ihracatımız istediğimiz süratte artmıyor. 130 milyon dolarlık mutfak eşyaları ihracatını kâfi görmüyoruz ve bunun 1 milyar dolara çıkması ile ilgili çalışmalar yapacağız. Bunu lisanla söylemesi kolay olsa da alanda etkin bir formda çalışıp hissettirmek gerekiyor. Burası yakın pazar ve bizler de daha yüksek hisse almalıyız. Türkiye mutfak eşyalarında dünya genelinde Çin’den sonra net ihracatçı olarak ikinci sırada yer alıyor ve bu da üretimimizin gücünü gösteriyor. Bu gücü, ticaretimizin daha süratli sonuç verebileceği yakın coğrafyalarda kullanmamız gerekiyor.”
‘DOĞRU BAĞLARLA ZORU BAŞARACAĞIZ’
Yaptıkları etkinliklerde nicelikten fazla niteliğe ve ortaya çıkacak süreç hacmine daha fazla ehemmiyet verdiklerinin altını çizen Özger, davet ettikleri satın almacı ve toptancıları da bu amaca odaklı seçtiklerini kaydetti. Çin’in bölgede çok değerli bir oyuncu olduğunu ve Çin’i kurdukları alakalarla yenmeyi amaçladıklarını tabir eden Özger, “Bizim burada farklı yollar kullanarak pazardan daha fazla hisse almamız lazım. Evvel bağlantıları güçlendireceğiz, vereceğimiz fiyatlarda rekabetçi olacağız, bunun için de üretimde verimliliğe yöneleceğiz ki güçlü olalım. Markalı ihracata kıymet vereceğiz, Türk markaları ile uzunluk gösterip farkındalık yaratacağız. İşimiz kolay değil, bunu biliyoruz lakin biz zoru seviyoruz ve başaracağız.” dedi.
‘SICAK SATIŞ DEVRİ GEÇTİ, ARTIK SÜRDÜRÜLEBİLİR TİCARET DÖNEMİ’
EVSİD olarak 360 derece bağlantıya çok kıymet verdiklerini ve alaka idaresinin ihracat stratejilerinin en değerli ayaklarından biri olduğunu vurgulayan Özger, yalnızca fiyatla ilgi çekmeye çalışmadıklarını, verdikleri hizmet ve sundukları kalite ile bu ticareti döndürmeye çalıştıklarını söz etti. Özger, şöyle devam etti:
“Normalde müşteriye bir fiyat verip unutabilirsin. Müşteri fiyatı beğenip sipariş de verebilir ancak biz bunu bir aile ilgisi halinde yürütmeye çalışıyoruz. Düzenlediğimiz etkinlikler o manada çok yararlı oluyor. Hem bir fuar havası var hem de masa başında karşılıklı olarak birbirine şahsen vakit ayıran insanların olduğu hoş bir aktiflik oluyor. Burada kurulan ilgilerin meyvesini de Türkiye’de yiyoruz. Gelen satın almacıların ve toptancıların bir kısmını Türkiye’deki Invitation Only aktifliğine davet ediyoruz, onlar Türkiye’yi görüyor, endüstriyi tanıyor, iştahları kabarıyor ve aramızdaki bağlar kuvvetleniyor. Yaptığımız iş yalnızca ‘buraya gel, satın almacılarla üreticileri buluştur’ işi değil. Bu bir bağlantı idaresi zira ticaret artık çok süratli sonuç veren bir yapıda değil. Sıcak satış periyotları geçti, sürdürülebilir ticaret periyodu başladı.
‘UFAK SIYRIKLARLA KURTULDUK ARTIK BÜYÜME ZAMANI’
Başta yıllardır süren Suriye’deki savaşla birlikte İsrail-Filistin ateşkesi ve Rusya ile Ukrayna ortasındaki barış umutlarının artmasının Türkiye için çok kıymetli gelişmeler olduğunu kaydeden Özger, “Savaşların bitmesi ve can kayıplarının durması bütün insanlık için son derece kıymetli. Bu savaşların kimseye yararı yok. Savaşlar bitince ticaret de olumlu manada etkilenecek. Daha evvel aktif olduğumuz pazarlarda tekrar yerimizi alacağız.” dedi.
Ev ve mutfak eşyaları kesimi ihracatında geçtiğimiz yıl yüzde 1,3 düşüş yaşandığını ve yılı 3,4 milyar dolarla tamamladıklarını söz eden Özger, şöyle devam etti:
“Bu düşüşü ‘ufak sıyrıklarla kurtulduk’ diye tanımlıyoruz. 2025 yılında hem etrafımızdaki tansiyonun düşmesi ve savaşların bitmesi hem de dünya genelinde tesirli olan enflasyonist ortamın bilhassa birinci 6 aydan sonra daha da süratli bir formda düzelme yoluna girmesi ile yüzde 10’luk büyüme amacımızı yakalayacağımızı düşünüyoruz. Bu sene yakın pazarlarla birlikte düzenleyeceğimiz etkinliklerle son yıllarda güç kazandığımız uzak pazarlara yönelik çalışmalarımız da devam edecek. Almanya’dan Çin’e, ABD’den Özbekistan’a ve Balkan coğrafyasına kadar katılacağımız fuarlar ve düzenleyeceğimiz etkinliklerle zoru başaracağız.”
SANAYİCİLER KAPALI DEĞİL, GERÇEK KAHRAMAN
Son devirde yaşanan ekonomik külfetlere karşın sanayicilerin ülke için çalışmaktan asla vazgeçmediğine vurgu yapan Özger, “Bu periyotta biz üreticiler ülkemizin saklı kahramanları değil gerçek kahramanları durumuna geldik. Bu enflasyonist ortamda, yüksek faiz düşük kur baskısının altında ve dünya genelindeki düşüncelerin içinde çarkları döndürüp ihracatı koruyabilmek büyük muvaffakiyet. Bu ülkede eli öpülesi endüstriciler var ve her periyotta ülkesinin yanında oldular. Pandemide her türlü dayanağı verdiler, enflasyonla gayrette tam takviye sağladılar, mevduatları TL’ye çevirin dendiğinde hiç tereddüt etmediler. Endüstrici taşın altına elini değil tam manasıyla gövdesini koydu. Bunu yalnızca mensubu olduğum konut ve mutfak sanayicileri için değil, tüm endüstriciler için söylüyorum.” dedi.