Işıkhan, Türkiye Kamu-Sen tarafından hazırlanan “Türk ve Türkiye Yüzyılı İçin Kamu İşçi Rejimi Önerisi” raporunun bir otelde düzenlenen tanıtım toplantısındaki konuşmasına, geçirdiği tıbbi operasyon sonrası sıhhatine kavuşan MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’ye geçmiş olsun dileklerini ileterek başladı.
Programa katılmaktan duyduğu memnunluğu söz eden Işıkhan, kamu idaresinin temel taşı memurların, hak, sorumluluk ve geleceğini konuşmanın, ortak akılla en uygun tahlilleri üretmenin vazifeleri olduğunu söyledi.
Işıkhan, Türkiye Cumhuriyeti’nin güçlü ve esaslı devlet geleneğine sahip olduğunu belirterek, bu geleneğin sürekliliğini sağlayan ögelerin başında kamu idaresi ve kamu çalışanının geldiğini bildirdi.
Devletin halka hizmet götürme kabiliyetinin en kritik ögesinin, özveriyle çalışan memurlar olduğunu lisana getiren Işıkhan, şöyle konuştu:
“Kamu idaresinin sürekliliğini, vatandaşımıza sunulan hizmetlerin kalitesini ve güvenilirliğini sağlayan kamu işçi sistemimiz, yalnızca bir mevzuat sıkıntısı değil, tıpkı vakitte devletin vatandaşıyla kurduğu bağın temelini oluşturmaktadır. Bugün kamu işçi sistemimizle ilgili güncellenmesi gereken elbette çok sayıda başlık var. 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu, bundan tam 60 yıl evvel yürürlüğe girmişti. Fakat geçen bu uzun mühlet içinde, birçok değişim ve dönüşüm yaşandı. Türkiye’nin ekonomik, toplumsal ve demografik yapısı da o günden bugüne büyük değişimlere sahne oldu. Kamuda istihdam biçimleri çeşitlendi, teknolojik gelişmeler iş yapma biçimlerini dönüştürdü. Bugün süratli bir yeşil ve dijital dönüşüm yaşanıyor, birçok meslek ortadan kayboldu, yeni çalışma modelleri ortaya çıktı ve sonuçta vatandaşın devletten beklentileri de doğal olarak farklılaştı. Dolayısıyla bu kanunu her alanda günün koşullarına uygun hale getirmek için gerekli her türlü adımı atmak zorundayız.”
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, kamu vazifelilerinin haklarını muhafazayı, çalışma şartlarını güzelleştirmeyi, memurların mali ve toplumsal haklarını güçlendirmeyi öncelikli mevzulardan biri olarak gördüğünü aktaran Işıkhan, Bakanlık olarak çalışmalarını bu doğrultuda sürdürdüklerini tabir etti.
Bakan Işıkhan, eğitimden sağlığa, güvenlikten toplumsal hizmetlere kadar her alanda kamu vazifelilerinin refahını artırmaya yönelik hayata geçirilen ıslahatları anımsattı.
Memurlar için yapılanların, AK Parti hükümetleri olarak memurların her vakit yanında bulunduklarının en somut göstergesi olduğunu kaydeden Işıkhan, kamuyu güçlü kılmanın lakin memuru güçlü kılmaktan geçtiğini bildiklerini söyledi.
– “Kamu çalışanlarının hakları için çaba sorumluluktur”
Böylece kamu çalışanlarının özlük ve mali haklarının sendikalarla müzakere edilmesini sağladıklarını bildiren Işıkhan, sendikalaşma oranlarına direkt katkısı bulunan ikramiye ve dayanakları hayata geçirdiklerini lisana getirdi.
Muhalefetin başvurusu üzerine Anayasa Mahkemesince iptal edilen toplu mukavele ikramiyesini, tüm sendikalı kamu vazifelileri için tekrar getirdiklerini anımsatan Işıkhan, iktidara geldiklerinde yüzde 50 olan kamuda sendikalaşma oranının yüzde 75’in üzerine çıktığını söz etti.
Işıkhan, Türkiye’de kamu sendikacılığının güçlü bir pozisyonda olduğunu belirterek, “Türkiye Kamu-Sen de bu gücün en değerli temsilcilerinden biridir. Kamu çalışanlarının sesi olmak, onların haklarını savunmak ve daha düzgün bir çalışma hayatı için uğraş etmek büyük bir sorumluluktur. Türkiye Kamu-Sen, değerli hocam Lider Kahveci ve çalışma arkadaşları, bu sorumluluğu muvaffakiyetle yerine getiren bir konfederasyon olarak, kamu işçi sistemine dair yaptığı çalışmalarla, gerçekleştirdiği kongre ve sempozyumlarla, getirdiği tekliflerle çalışma hayatımızın kalitesinin geliştirilmesi için her vakit kıymetli katkılar sağlamaktadır.” diye konuştu.
Temel yaklaşımlarının toplumsal diyalog düzeneğinin işlerliğini artırmak ve en âlâ tahlilleri ortak akılla üretmek olduğuna dikkati çeken Işıkhan, Türkiye Kamu-Sen’in programda sunduğu teklifleri son derece bedelli bulduklarını bildirdi.
Işıkhan, her vakit olduğu üzere kamu sendikalarıyla işbirliği içinde çalışmaya devam edeceklerini anlatarak, “Kamu işçi sistemimiz, devletin bel kemiğidir. 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu, devlet memurlarımızın çalışma asıllarını belirleyen en temel düzenlemedir. Bugün kamu işçi sistemini çağdaş gereksinimlere uygun hale getirmek için birtakım ıslahatlara gereksinim duyduğumuz açıktır.” dedi.
– “Kamu çalışanımız için sunulan hizmet ve hakları geliştirme amacındayız”
Bakanlık olarak kamu toplu mukavele görüşmelerini yürüttüklerini hatırlatan Işıkhan, şöyle devam etti:
“Hemen her kontrat sürecinde, kamu işçimiz için sunulan hizmetleri ve hakları üstüne koyarak geliştirme gayesindeyiz. Öteki yandan, kamu vazifelileri, memurlarımız ve kontratlı işçi için yapılacak 2026-2027 yıllarını kapsayan toplu kontrat görüşmeleri, 4688 sayılı Kamu Vazifelileri Sendikaları ve Toplu Sözleşmesi Kanunu kararı gereği inşallah bu yılın ağustos ayında gerçekleştirilecektir. Hedefimiz, hem memurlarımızın haklarını koruyan hem de kamu kaynaklarını aktif bir halde kıymetlendiren bir uzlaşı ortamı yaratmaktır. Bakanlık olarak, taraflar ortasında diyalog yerini güçlendirmek ve ortak bir noktada buluşulmasını sağlamak için üzerimize düşeni yapmaya hazırız. İnşallah bu sürece de tüm paydaşlarla, eş güdüm içinde hazırlanacak, uzlaşı ve hakkaniyet yerinde bir müzakere süreci yürüteceğiz. Memur toplu kontratlarında kesin amacımız, çalışma barışını koruyarak tüm tarafların memnuniyetini sağlayacak, adil ve sürdürülebilir tahliller üretmektir.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın işaret ettiği Türkiye Yüzyılı’na yanlışsız ilerlerken, çalışma hayatını ilgilendiren her hususta kamu işçisi ve sendikalarla birlikte yürüdüklerinin bilinmesini isteyen Işıkhan, tüm toplumsal tarafların tekliflerine açık olduklarını ve kamu işçi rejimi konusunda yapılacak her düzenlemede, diyalog ve uzlaşıyı temel alacaklarını vurguladı.
Memur ne kadar memnun ve huzurlu olursa devletin ve milletin de o derece memnun olacağını söz eden Işıkhan, “Memurlarımızın haklarını koruyan, onların emeğini gözeten, birebir vakitte faal ve verimli bir kamu idaresi anlayışını temel alan bir sistemi daima birlikte inşa etmek zorundayız.” dedi.
Işıkhan, bu süreçte sorumluluk üstlenen, kendilerine her fırsatta sundukları teklifleriyle değerli takviyeler veren Türkiye Kamu-Sen’e, Genel Başkanı Önder Kahveci’ye ve emeği geçenlere teşekkür etti.
Kamu çalışanlarının hakları için verdikleri çabada her vakit yanlarında olduklarını belirten Işıkhan, “Kamu işçi sistemimizi daha da düzgünleştirmek için işbirliği içinde çalışmaya devam edeceğiz. Türkiye, güçlü kamu idaresiyle, nitelikli memur takımıyla her geçen gün daha da büyüyecek ve güçlenecektir.” dedi.
– “Şu an sayı söylemek için çok erken”
Bakan Işıkhan, programın ardından basın mensuplarının sorularını yanıtladı.
Emeklilerin bayram ikramiyeleriyle ilgili soru üzerine Işıkhan, bunu konuşmak için biraz erken olduğunu, şu an bahsin gündemlerinde bulunmadığını fakat yakın vakitte gündeme alacaklarını söyledi.
Işıkhan, 3 bin 500 ila 4 bin lira ortasında bir sayının verileceği tezlerinin hatırlatılması üzerine de “Şu an sayı söylemek için çok erken. Sayın Cumhurbaşkanı Yardımcımızın başkanlığında iktisat kurmaylarıyla görüşmeleri yaptıktan sonra, nasıl evvelki yıllarda bir artış kelam konusu olduysa alışılmış bununla ilgili değerlendirmeleri de yapacağız.” dedi.
Kamu çalışanlarının toplu kontrat görüşmelerine ait soruya Işıkhan, “Kamu emekçileriyle ilgili toplu kontrat süreçlerinde konfederasyonlarımız TÜRK-İŞ ve HAK-İŞ çalışmalarını sürdürüyorlar. Gerekli çalışmaları bitirdikten sonra muvafakatlar alınacak ve Bakanlığımıza bildirilecek. Şubat ayı içerisinde resmi görüşmelere başlayacağımızı düşünüyoruz. Şu an konfederasyonlarımız çalışıyor. Biz de Bakanlık olarak sürece dahil olacağız ve her vakit olduğu üzere kamu patronumuzun refahını koruyan ve kamu kaynaklarının da aktif halde değerlendirilmesini sağlayan bir uzlaşı ortamı inşallah yaratacağız.” karşılığını verdi.
Işıkhan, kamu personellerinin maaşları için yüzde 95 artırım isteneceğine dair argümanlara ait, “Şu an gündeme gelen hiçbir şey yok. Gündeme gelmeyen bir şey için de yorum yapmayı hakikat bulmuyorum. Konfederasyonlar tekliflerini bildirecekler. Hükümet olarak biz de görüşmelerimizi, değerlendirmelerimizi yapacağız.” dedi.
Bu süreçte kamu mali istikrarını gözetmek durumunda olduklarını söz eden Işıkhan, aksi takdirde sürecin yönetilemez hale geleceğini bildirdi.
Bazı iş yerlerinde emekçilerin aksiyonlarının olduğunun hatırlatılması üzerine Işıkhan, şunları kaydetti:
“Türkiye’nin her yerinde bu çeşit aksiyonlar kelam konusu. Natürel ki personellerimizin haklı talepleri… Bakanlığımızın Rehberlik ve Teftiş Başkanlığına gelen her türlü değerlendirmeyi, öneriyi, şikayeti ve öbür bahisleri gündeme alıyoruz. Tıpkı Polonez personellerinde de olduğu üzere. Fark ettiyseniz 2025’in birinci günlerinde çok büyük bir muvaffakiyete imza attık Bakanlık olarak. Personellerimiz haklarını aldılar. Patron mutlu bir biçimde ayrıldı ve uzlaşı ortamını yarattık. Bu da bizim Türkiye Yüzyılı çalışma hayatında ne kadar kıymetli bir imza attığımızı gösteriyor. Zira burada hem çalışanlarımızı hem de patronlarımızı koruyacağız. Ortada azamî faydayı elde edecek halde bu karara inşallah varacağız.”
“Özelleştirme ve varlık satışıyla ilgili hükümetten bir açıklama bekleniyor. Bununla ilgili bir geri adım atılır mı?” sorusuna Işıkhan, “Rehberlik ve Teftiş Başkanlığımıza gelen her türlü mevzuyu biz gündeme alırız.” karşılığını verdi.