Geçtiğimiz günlerde Sıhhat Bakanı Fahrettin Koca’nın Eris varyantının Türkiye’de görüldüğünü açıklamasının akabinde Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Ümit Savaşcı da Pirola isminde yeni bir varyantın daha ülkemizde görülmesinin mümkün olabileceğini ve kasım ayına çok dikkat edilmesi gerektiğini söz etti.
Prof. Dr. Ümit Savaşcı, koronavirüsün yeni varyantı Pirola’nın, aşıdan büsbütün kaçan diğer bir alt mutasyon olduğunu söyledi.
Savaşcı, ‘Bilim insanları olarak bundan telaş duyuyoruz. Zira şu anda bu yeni varyanta karşı ülkemizde şimdi aşı yok. Münasebetiyle kış periyodunun gelmesiyle biraz daha bizi bu durum tasaya sevk ediyor’ dedi.
“Kasım ayına dikkat etmemiz gerekiyor”
Savaşcı, Pirola’nın tesirlerini olayların üzerinde görülebileceğini belirtirken ‘Bu varyant beşerler üzerinde nasıl bir tesir oluşturacak? Yani akciğeri etkileyecek mi? Bizim için genelde hastaneye yatış endikasyonları bilhassa teneffüs ezası gelişen, genel durumu bozulan, dirençli ateşi olan, tedavilerden karşılık alamadığımız hastaları biz hastaneye yatırırız. Şayet bu türlü bir tesir oluşturursa o vakit evet, biz artık Sıhhat Bakanlığı, Bilim Konseyimiz, Halk Sıhhati Kurumu’yla uzmanlarımız daima görüşülecek. Ve bunun sonucunda denecek ki ‘evet maske takalım, yeni aşı versiyonunu da biz alalım.’ Bu hususlarda çalışmalar yapılabilir. Lakin şimdi ekim ayına giriyoruz. Biz bunun kasım ayı üzere şayet olumsuz tesirlerini görmeye başlarsak o vakit önlemler alırız. Yani şu anda halkımızın aslında çok panik yapıp, kaygı yapacakları bir durum yok. Kasım ayına bilhassa çok dikkat etmemiz gerekiyor’ diye konuştu.
“Ülkemizde de olaylar olacaktır”
Pirola varyantının şu anda Eris kadar yaygın olmadığını ancak dünyada görülmeye başlandığını tabir eden Savaşcı, son olarak şu açıklamalarda bulundu:
‘Eris varyantı kadar yaygın değil. Laboratuvar çalışmalarında da aşıdan kaçabildiğini gösteren belirtiler bulundu. Bu natürel biraz manalı bizim için, yani aşıdan kaçabilir. Beden bunu farklı bir virüs olarak da algılayabilir. Bu sefer olağan belirtiler biraz daha ağır seyredebilir. Ancak akciğeri ne kadar tutacak, böbrek, kalbe tesiri olacak mı, biyolojik belirtiler olacak mı? Bunlar biraz çeşitli popülasyonlarda hadiseler ilerledikçe ortaya çıkabilir. Olay sayısı çok az. Onun için biraz daha yayılıp ülkelerin olay sayılarına bakmak lazım. Alışılmış ki bizim ülkemizde de hadiseler olacaktır kesinlikle. Biz olağan biraz geriden geliyoruz. Bu bizim için uygun bir şey. Kendimizi izole etmiş oluyoruz bu manada. Kesinlikle PCR’ın kış periyodunda arttırılması lazım. Ağır belirtiler gösterenlerin sıhhat kuruluşlarına başvurması lazım’
